Son haftalarda yaşadığımız ve her gün daha da vahim bir hal alan gelişmeler karşısında Gelecek Partisi kadroları olarak bugün aziz ülkemizin her bir köşesinde Genel Başkanımızın haftalık konuşmasında yaptığı çağrıya uyarak eşzamanlı “Temiz Siyaset” hareketimizi başlatıyoruz.
Hatırlanacağı gibi, 15 Şubat 2021 tarihinde kamuoyu ile paylaştığımız Temiz Siyaset Belgemizde bugün ülkede gittikçe derinleşen bir “otoriter yolsuzluk düzeninin” sistematik bir nitelik kazandığını ifade etmiş ve iktidar başta olmak üzere bütün siyasi partileri ve sivil toplumu bu yozlaşmaya karşı harekete geçmeye çağırmıştık.
Son yaşanan gelişmeler ve ortaya atılan iddialar bu otoriter yolsuzluk düzeninin mafyatik ilişkilerle desteklenen ve derinleşen çehresini açık bir şekilde gözler önüne sermiştir.
Siyasi ahlak ve şeffaflık yasası temelinde temiz siyaset reformunu gerçekleştirmek için harekete geçen seçilmiş son başbakanımıza karşı gerçekleştirilen parti-içi kumpasın ve darbenin arka planı ve aktörlerinin kim oldukları bugün çok daha iyi anlaşılmaktadır.
Düşük profilli devlet makamları ile ehliyet ve liyakatın yok edildiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ürünü olanmekanizmalar bugünkü çürümüşlüğün, yozlaşmanın ve yolsuzluğun zeminini hazırlamıştır.
Bizlerin hukuk devleti ve sosyal adalet yolunda gösterdiğimiz cansiperane çabalara rağmen bugün gelinen nokta 28 Şubat ve 27 Nisan vesayetçilerine ve 15 Temmuz cuntacılarına teslim olmayan Türkiye’nin kaderinin 1990’ların karanlık aktörlerine, mafyatik ilişkilerine, insanların malına mülküne çöken bürokratik oligarşi unsurlarına teslim edilmiş olmasıdır.
Bu sürecin en hazin yönü, bu vahim iddialar karşısında başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar cihetinin kabullenicisessizliğidir.
Sayın Cumhurbaşkanına tekrar çağrıda bulunuyoruz: eğer iddialar doğru değilse çıkın ve sorumluluk üstlenerek en yakın çalışma arkadaşlarınızı delillerle savunun; eğer bu iddialar doğruysa hukuk devletinin gerektirdiği adımları atın.
Geçtiğimiz hafta Genel Başkanımız tarafından ilan ettiğimiz bu adımları bir kez daha hatırlatıyoruz:
Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar sahiplerinin son vahim iddialar karşısındaki suskunluğu bu adımları atma cesaretine ve sorumluluk anlayışına sahip olmadıklarını ortaya koymuştur.
Devlet ve devlet adamları; bu kirli, karanlık, gayrımeşruilişkilerden hesap sormak yerine adeta onun bir parçası gibi hareket ettikçe Türkiye’nin hukuk devleti olma iddiasına hiç kimsenin inancı kalmayacaktır.
Aziz Milletimiz,
Bu gelişmeler karşısında asla karamsarlığa kapılmayınız.
Bizler Gelecek Partisi kadroları olarak bugün saf kalmanın ve temizliğin sembolü olan beyaz gömleklerimizle huzurunuzdayız.
Ülkemizin her bir yanındaki il başkanlıklarımızdan tek bir sesle haykırıyor ve söz veriyoruz:
“
Ülkemizde temiz siyaseti savunan bütün siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına, özgür medyaya ve hiçbir ayrım gözetmeksizin bütün vatandaşlarımıza “Temiz Siyaset”kampanyamıza destek vermesi çağrısında bulunuyoruz.
Kritik süreçlerde tarihe ağırlığını koyan değerli halkımızın feraset ve vicdanına güvenerek diyoruz ki;
“Bir tuğla da sen çek”
Otoriter yolsuzluk düzeninden çekilerek temiz siyasete dayalı demokratik hukuk düzenine konulacak her tuğla ile
Temiz Siyaset Gelecek!
Temiz Yönetim Gelecek!
Temiz Eller Gelecek!
Devlet çetelerden ve paralel yapılardan temizlenecek!