GAZETE DÜZCE HABER PORTALI

Çocukların Suda Boğulma Vakalarını Önlemek için Yapılması Gerekenleri Anlattı

Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Cihat Demir, artan boğulma vakalarına dikkat çekerek, çocukların suda boğulma vakalarının önlenebilmesi için yapılması gerekenleri sıraladı

Çocukların Suda Boğulma Vakalarını Önlemek için Yapılması Gerekenleri Anlattı
24 Temmuz 2024 - 17:21 'de eklendi

.

Su güvenliği için özellikle çocukların eğitiminin olması gerektiğini vurgulayarak sözlerine başlayan Doç. Dr. Demir, ebeveynlerin mutlaka çocuklarına yüzmeyi öğretmeleri tavsiyesinde bulunarak yapılması gerekenleri şöyle sıraladı;

Çocuklarınıza Yüzmeyi Öğretin

Yüzme eğlencelidir ama daha da önemlisi hayat kurtarıcı bir beceridir. Çocukların rahatça yüzebilmeleri veya en azından suda yürüyebilmeleri çok önemlidir. Ancak küçük çocuklar sudayken onları denetlemek her zaman önemlidir. Yüzebilseler bile tek başlarına güvende olduklarını varsaymayın.

Küçük Yüzücüleri Her Zaman Gözetleyin

En az bir yetişkinin gözleri zamanın %100’ünde suda olmalıdır. Bir telefon görüşmesi yapmanız veya tuvalete gitmeniz gerekiyorsa, yüzücülerden sorumlu başka bir yetişkini görevlendirin veya siz tekrar dikkatinizi verene kadar çocuğun dışarı çıkıp suya erişimi olmayan güvenli bir yerde kalmasını sağlayın. Özellikle havuzda periyodik olarak dolaşın, böylece görüşünüzü değiştirebilirsiniz, çünkü su ışığı kırar ve havuz köşelerini ve kenarlarını görmenizi engelleyebilir. Ayrıca mayo alışverişi yaparken çocuğunuzun suda fark edilmesini kolaylaştırmak için neon turuncu, yeşil ve kırmızı gibi parlak renkleri tercih edin.

Açık Su Risklerini Bilin

Açık suda akıntı tehlikeli olabilir. Ne zaman bir seçenek varsa, cankurtaran görev başında olan bir plaj seçin. Çocuğunuzu cankurtaransız bir plaja getirirseniz, acil bir durumda yardımcı olması için yanınızda ikinci bir yetişkin bulundurun. Plajdaki renkli bayraklara dikkat edin ve renklerin ifade ettiği tehlike seviyelerini öğrenin.

Sarı: Orta şiddette akıntılarla orta tehlike

Kırmızı: Zorlu koşullar nedeniyle yüksek tehlike

İki Kırmızı Bayrak: Su halka kapalı

Mor: Tehlikeli deniz yaşamı mevcut

Mola Verin

Çocuklar saatlerce havuzda ya da denizde kalmamalı. İyi bir kural, küçük çocuklar için suda 30 dakikadan fazla olmamak ve daha büyük çocuklar için yaklaşık bir saattir, böylece dinlenebilirler, biraz gölge alabilirler ve elektrolitli biraz su içebilirler. Bazen çocuklar, özellikle de küçük olanlar, çok fazla havuz suyu yutarlar ve bu da sağlık açısından risk oluşturabilir. Havuz suyu tuz, potasyum ve kalsiyum gibi elektrolitler içermediğinden, sıcak yaz günlerinde havuzda saatlerce vakit geçiren çocukların elektrolit seviyeleri anormal olabilir.

Çocuğunuz sudan çıktığında, güneş yanıklarından kaçınmak için güneş koruyucusunu yeniden uygulamanız da iyi bir zamandır. Su geçirmez güneş koruyucu diye bir şey yoktur ve suya dayanıklı olarak etiketlenmiş olanlar bile yıkanarak çıkar.

Havuz Kanalizasyonlarına Dikkat Edin

Havuz drenajı doğru şekilde takılmazsa, emme gücü o kadar güçlü olabilir ki, bir çocuğu dipte tutabilir. Çocukların saçları veya takıları da sıkışabilir, bu nedenle yüzmeden önce saçlarını arkadan bağlamak ve takılarını çıkarmak en iyisidir.

Gök Gürültüsü Duyarsanız Sudan Çıkın

Açık görünebilir ancak ilk gök gürültüsü sesini şimşek takip edecektir. Su elektriği iletir, bu nedenle yıldırımın suya çarpma olasılığı karadan daha fazladır. Fırtına varsa içeriye girin ve fırtına geçtikten en az yarım saat sonrasına kadar yüzmeye ara verin.

Boğulma kazalarını önlemede eğitimin önemini tekrarlayan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Cihat Demir, “Ebeveynin veya bakıcının temel yaşam desteğinin nasıl uygulanacağını bilmesi hayati önem taşımaktadır. Ebeveynler asla çocuklarını denetimsiz olarak herhangi bir suyun yakınında bırakmamalıdır. Çocuklara sudayken daima can yeleği giymeleri söylenmelidir. Çoğu durumda hayatta kalanlarda nörolojik sekel kalır. Bu nedenle erken müdahale ve oksijenlenme hayati önem taşır.” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.

 

Etiketler :
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER